hizmetlerimiz_promo

Krizin İşgücü Piyasasına Etkileri

Makaleler

Makaleler

Krizin İşgücü Piyasasına Etkileri

350'yi aşkın IK profesyoneli, krizin 2009 yılındaki Insan Kaynakları fonksiyonuna etkileri ile ilgili düşüncelerini araştıran bir anketi yayınladılar.

İşte Sonuçlar:

  • Ankete yanıt verenlerin %83'ünün işlerinde olumsuz bir etki olduğunu bildirmesi durgunluğun önemli etkisini teyit etti.
  • Bu yılki anket sektöre özgü farklılıklara vurgu yaparken bazı sektörlerin diğerlerinden daha kötü etkilendiklerini (gayrimenkul ve inşaat gibi) ve bazılarının iyileşmeye doğru birtakım hareket belirtileri gösterdiğini (örneğin finansal hizmetler) ortaya koydu.
  • İşe alma düzeyleri üzerindeki etki bu yıl daha kötü olurken, kuruluşların %54'ü (2008'de %42) önceki 12 ay boyunca işgüçlerinin boyutunu düşürdüler. %34'ü ise (2008'de %44) geçtiğimiz yıla göre daha geniş bir işgücüne sahip oldular.
  • Esnek ve part time işgücü kullanımında önemli bir artış ve diğer yöntemlerin kullanımlarındaki düşüşle birlikte, işgücünde azaltma yapmak için zorunlu fazlalık kullanımından bir kaçış oldu.
  • İşgücü büyümesi açısından anketle ilgili ihtiyatlı iyimserlik işaretleri bulunmaktadır. Yanıt verenlerin %44'ü önümüzdeki 12 ay içinde işgücü hacminde bir miktar artış beklediklerini, %34 ise bir düşüş beklediklerini belirttiler.
  • Derin durgunlukta bile birçok işveren için temel becerilerde kıtlık olduğu görülüyor. Kuruluşların %22'si şirketlerinin bir alanında kilit personelde bir kıtlık yaşadıklarını ifade ettiler.
  • Geçtiğimiz yıl olduğu gibi durgunluk; maaş artışlarında, prim havuzlarının boyutunda ve eğitim ve geliştirme bütçelerindeki daha fazla düşüş İK uygulamalarını etkiledi.
  • Durgunluk kuruluşlar için işgücü sorunları yaratmaya devam ediyor. Geçtiğimiz yılki %30'luk orana kıyasla bu yıl %38 çalışanlar arasında stres düzeylerinde bir artış olduğunu bildiriyorlar. Yine geçen yılın %30 oranı ile karşılaştırıldığında, bu yıl %36 istihdam ilişkisi sorunlarında artış yaşandığını ifade ediyor.
  • Yanıt verenlerin %29'u bu yıl şikayetlerin arttığını belirtirken %23'ü gelecekte de şikayetlerde artış olacağı tahmininde bulundular. Rapor edilen şikayetlerin temel gerekçeleri tehdit ve taciz ile üst ya da bölüm yöneticileri ile olan ilişkilerdir. Maaş, iş uygulamaları, stres ve kariyer gelişimi çerçevesinde yapılan şikayetlerin 2010'da sayıca artacağı tahmin ediliyor.
  • Anketten elde edilen veriler 2009'da hem personel cirosunun hem de devamsızlığın düştüğünü gösteriyor. Ankete katılanların üçte biri 2010'da personel cirosunun artacağı beklentisini taşırken dörtte birinden azı bir düşüş bekliyor. Eşit sayıda katılımcı 2010 yılında devamsızlıkta artış ve düşüş olacağını bekliyor.
  • 2010 yılı için bildirilen başlıca üç en büyük zorluk, çalışan bağlılığının korunması (%68 ifade etti), yedekleme planlaması (%53) ve büyüme ve genişleme yönetimi (%45) oldu.
  • 2010 içinde ankete yanıt verenler (%47) çalışan bağlılığı düzeylerinde artış görmeyi beklerken yaklaşık üçte biri strese bağlı ve istihdam ilişkilerinde sorunların personel cirosunda bir artışa ek olarak artacağı beklentisi içindelerdir.
  • İK departmanları çalışan bağlılığını kuruluşlarındaki insanların yönetimini geliştirme teşebbüslerine odaklanırken ele aldıkları bir kilit konsept olarak kullanıyorlar. Yanıt verenlerin %55'i çalışan bağlılığını ölçerken %88'i aktif olarak geliştirmeye çalışıyor.
  • Bağlılığı arttırmaya çalışan katılımcıların %91'i bunu personele karşı daha etkili liderlik ve yöneticilik aracılığıyla yapmaya çalışıyordu. %79'u bölüm yöneticileri ile daha iyi personel ilişkileri geliştirmeye çalışıyordu. Geçmişte bağlılığı deneyen ve yöneten tüm İK faaliyetleri bağlılık düzeylerinde artışlarla ilişkiliydi. En güçlü ilişki ise daha iyi iş tasarımıyla idi. Yüksek düzeylerde çalışan bağlılığı aynı zamanda daha yüksek seviyelerde kurumsal performans ile ilgiliydi.
  • Üst düzey İK profesyonelleri departmanın etki ve onun için destek düzeyi ile personellerinin ve İK uygulamalarının kalitesinden büyük ölçüde memnun. Çalışan performansı ve bağlılık düzeyleri konusunda daha az memnuniyet söz konusu.
  • İK profesyonelleri İK uygulamalarının bölüm yönetimi tarafından uygulanmasından da az memnunlar. Buradaki çıkarım, İK'nın çalışan bağlılığı ve performans düzeylerinin yükseltilmesinde çalışmalarını daha etkili kılmak amacıyla bölüm yöneticilerinin görevi üzerinde daha fazla odaklanmasının gerekmesidir.
  • Birçok İK profesyoneli görevlerinin ve sorumluluklarının genişlediğini bildirdiler. %93 2009 yılında İK bağlantılı faaliyetlerde hiçbir ara verilmediğini bildirirken, %28 yeni bir İK faaliyetinin başladığını bildirdi.
Diğerleri