hizmetlerimiz_promo

İş yerinde kişisel etkinin önemi

Makaleler

Makaleler

İş yerinde kişisel etkinin önemi

Pek çok çalışanın, iş yerinde öne çıkma ile ilgili sorunları olduğu düşünülür. Kişilerin yaşamlarının büyük bir bölümünü iş ortamında geçirdiği göz önüne alındığında bu durum aslında normaldir. UGM Danışmanlık şirketinin WomanonBoards platformu ile birlikte "iş yerinde çalışan etkisi" üzerine gerçekleştirdiği araştırma, bu duruma ışık tutuyor. "Personal Influence at Work: Diversity Perspectives" adlı araştırma, çalışanların iş yerinde kendini konumlandırma dinamiklerinde yeni bir bakış açısı doğduğuna işaret ediyor. Araştırma yaşları 25 ila 45 yaş ve üstünde çeşitli yaş aralığında 200 kişilik çalışan grubuyla gerçekleştirilmiş.

Araştırmadan dikkat çekici sonuçlardan biri, çalışanların, iş yerinde öne geçmek için altı anahtar maddeye büyük ölçüde kendini odaklıyor olması. Bu altı anahtar madde arasında kişisel hedefler, uyum, katılım, anlamlılık, konumlandırma ve bakım gibi maddeler yer alıyor. Yani çalışanlar uyumlu olmayı büyük ölçüde tercih ediyor.

İş yerinde erkek ve kadın bakış açıları da kıyaslandığında, en büyük ve tek farkın, kariyer ilerlemesi için bir fark yaratacak anlamda, katkıların kabul edilmesi.

Katkılarının kabul edilmediğini düşünüyorlar

Araştırmada, erkeklerin ve kadınların iş ortamında hedeflerini ve tercihlerini belirlerken benzer etkiye sahip olduğu ve benzer ölçüde katkı yaptıkları sonucu açığa çıkıyor. Erkeklerin yüzde 77'si kariyer geliştirme açısından katkılarının kabul edildiğini düşünüyor. Kadınların ise yüzde 57'si aynı düşünce içerisinde...

Performans değerlendirmeleri daha sık yapılmasına rağmen, erkeklerin dörtte biri katkılarının kabul edilmediğini düşünüyor. Kadın çalışanların yüzde 43'ünün de aynı düşünce içerisinde olması, araştırma sonuçlarında "endişe veren bir durum" olarak aktarılıyor.

Etkileri anlama seviyesi günlük iş hayatı içerisinde yerine getirdiğimiz görevler yanında iyi ayırt edilebilen önemli bir faktör. Anlayış düzeyi daha yüksek olan kişiler birçok iş aktivitesinde daha etkin ve daha geniş bir yelpazeye sahip olabiliyor. Katılımcıların yüzde 64'ü, kendilerini "etkileri anlama" konusunda yetenekli olarak görüyor.

Araştırmada alınan sonuçlarda, kuşaklar arasındaki farklar yüzde birden daha fazla değil. Göze batan istisnalar ise, iş yerinde engelleri aşabilme becerileri ve hedefli ve beraber/bağlantılı hareket etme duygusu. Araştırmaya yanıt veren 35 yaş altı çalışanlar iş yerindeki engellerle en çok zorlanan kitle... 35 yaş altındakilerin yüzde 64'ü genel hayatları içinde anlam, hedef ve beraberlik duygusuna önem gösteriyor. Buna karşın 45 yaş üstü kitle içerisinde yüzde 76'sı bu duyguya sahip.

Dikkat çekici diğer sonuçlar:

  • Katılımcıların yarısından daha azı yüzde 48'i kısa vadedeki hedeflerini ve planlarını belirtiyor. Bunların yüzde 57'si bu hedeflerini ve planlarını gerçekleştirebileceklerine inanıyor.
  • Kadınlar yüzde 70'i, erkeklerin yüzde 55'i büyük ölçüde kariyer geliştirme fırsatlarını değerlendiriyor.
  • Çalışanların yüzde 46'sı geniş bir profesyonel bir ağa sahip olduğunu vurguluyor, aynı zamanda birçoğu profesyonel ağlarını iş ilerletmek açısından önemli bir faktör olarak görüyor. Böyle bir ağa sahip olma olasılığı yaşla birlikte arttığı düşünülünce, pek çok çalışanın genç yaşta iyi bir iş ağına sahip olması şaşırtıcı olarak görülüyor.
  • Çalışanlar, iş yükünün ağır olduğu konusunda hemfikir. Buna karşın, katılımcıların yüzde 53'ü kendini yeterince geliştirmeden ve kaliteden ödün vermeden işini teslim edemeyeceğini vurguluyor.
Diğerleri