Melek Özen, Ferrero Türkiye Manisa Fabrika İK Müdürü
Söyleşiler
Söyleşiler
Kendinizden bahseder misiniz?
Dokuz Eylül Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümünden 2000 yılında mezun oldum. Profesyonel iş hayatıma Türk Tuborg-Carlsberg şirketinde başladım. Burada 11 yıl boyunca İnsan Kaynaklarının tüm alanlarında görev aldım. 2012 yılından bu yana ise Ferrero Türkiye’de Operasyondan Sorumlu İnsan Kaynakları Müdürü görevini yürütüyorum.
14 yıllık İnsan Kaynakları hayatımda bir Türk aile şirketinden global bir şirkete geçiş süreci, hissedar değişikliği, şirket büyümesi ve küçülmesi, fabrika kurulumu, şirket satınalma süreçleri gibi İnsan Kaynaklarının önemli roller üstlendiği ve bu süreçlerde nasıl bir değişim ajanı gibi çalıştığını tecrübe etme şansım oldu.
2012 yılından beriPeryön İnsan Yönetimi Derneği Ege Şubesi Yönetim Kurulu Üyesiyim.
Ferrero şirketi ve kültüründen bahseder misiniz?
Ferrero, 1946 yılında İtalya’nın kuzeyinde Ferrero ailesi tarafından kurulmuş İtalyan bir aile şirketi. Halen Ferrero ailesi tarafından yönetilmeye devam ediyor.
Ferrero etkileyici tarihi ve kültürü olan bir şirket. Şirketin kurulduğu günden bugüne hala hissedarların ve tüm şirket çalışanlarının sıkı sıkıya bağlı olduğu prensipler, şirketin başarıyı yakalamasında ve ortak bir dil ve kültür oluşturmasında çok önemli bir faktör. Bu ilkeler, saygı ve sorumluluk, doğruluk ve profesyonellik, sadakat ve güven, araştırma ve yenilik tutkusu.
Eğer siz bir çalışan olarak bu değerleri özümseyebiliyorsanız ve uyguluyorsanız Ferrerita’ya sahipsiniz ve şirkette uzun süre mutlu bir şekilde çalışabilirsiniz. Ancak bunlardan bir tanesine bile sahip değilseniz, şirketin kültürü sizi dışarı itiyor. Bir makalede organizasyonel kültürün, bir şirketin bağışıklık sistemi olarak tanımlandığını okumuştum. Bence doğru bir tanım. Bizde de bu ilkelere sahip değilseniz, bağışıklık sistemi sizi kabul etmiyor.
Ferrero’nun tüm çalışanları tarafından bilinen ve Ferrero’ya özel ortak bir dili var. Örneğin Ferrerita, Ferrerian, Valeria... Ferrerita, ilkelerimizi, prensiplerimizi, kültürümüzü, ürünlerimizi çok iyi tanımak ve anlamak demek. Valeria, Sayın MicheleFerrero’nun deyimiyle müşterilerimiz yani anneler. Global bir şirketiz ve farklı milletlerden insanlarla çalışıyoruz, bizim için önemli olan kişinin İtalyan, Türk, Alman, Çinli olması değil, Ferrerian olması yani Ferrerita’yı özümsemiş olması. Bizi bu ortak dilin özel kıldığını düşünüyorum.
Ferrero kültürünün önemli parçalarından biri her zaman markalarımızla ön planda olmak yani Nutella, Kinder, FerreroRocher, Raffaello, MonCheri, TicTac.Bizim için bu ürünlerin hepsi çok özel, hepsi müşteriye benzersiz bir satış teklifi sunan ürünler ve her biri ayrı bir şirket gibi yönetiliyor. Tüm Ferrero çalışanları bilir ki ürünlerimizin ve tüketiciye sunduğumuz değerin üzerinde birşey yoktur.
Şirket kültürümüzün temelinde olan ve tüm çalışanlarımızın gurur duyduğu bir diğer konu da Ferrero’nunçevresel ve toplumsal bağlılığı. Şirketin kurucusu PietroFerrero ve onun mirasçılarının girişimci ve yardımsever ruhu ile “Ferrero Toplumsal İşletmeler” (FerreroSocialEntrerprises) kurulmuş. Bu işletmeler gelişmekte olan ülkelerin en az desteğe sahip bölgelerinde istihdam sağlama hedefini gütmekte ve “United Kinder of the World” amblemi altında bazı sosyal girişimlerde bulunmakta. Bu girişimlerin amacı bebeklerin ve çocukların sağlığını korumak ve onların eğitimsel ve toplumsal gelişimini sağlamak.
Bu toplumsal bağlılığa Türkiye’den de bir örnek verebiliriz. Türkiye’de fındığın sürdürülebilirliğini sağlamak ve çalışma koşullarını iyileştirmek amacıyla yürütülen bir projemiz var “Ferrero Değerli Tarım Projesi”. Bu tarz girişimler ve projeler Ferrero’nunbu ilkelerine olan bağlılığını ve bunu nasıl hayata dönüştürdüğünü çok güzel anlatıyor.
Ferrero kültürünü Manisa fabrikasında nasıl adapte etmeyi düşünüyorsunuz?
Fabrikamızın proje aşamasından bu yana kültür oluşturma konusu bizim önemli gündemlerimizden bir tanesi. Çünkü tüm Ferrero fabrikalarında ilkelerin özümsenmiş olması gerekiyor. Tüketiciye, çalışanımıza, ürünlerimize, tedarikçilerimize ve topluma aynı prensiple yaklaşmamız gerekiyor.
Manisa fabrikası olarak en büyük şansımız bizimle beraber gerçek Ferrerian’ların olması. Ferrero’da uzun yıllar tecrübeye sahip birkaç yöneticimiz var ve Ferrerita’yı oluşturmamızda kilit bir role sahipler.
Oryantasyon programlarımızla tüm çalışanlarımıza Ferrero’nun tarihini, ürünlerimizi, ilkelerimizi anlatıyoruz. Bunu 2 aşamada yapıyoruz. Birinci aşama lokal İK ekibi olarak “tasteFerrero” adını verdiğimiz oryantasyon programı, 2.aşama ise “Ferrerita” eğitimi. Bu da 2 günlük bir eğitim ve bu eğitim Ferrero Grup’tan konularında uzman ve tecrübeli kişiler tarafından veriliyor. Hammaddelerimizden, sosyal sorumluluk anlayışımıza kadar bir çok konuda bilgi sahibi oluyor çalışanlarımız ve eğitmenlerin yani tecrübeli Ferrero çalışanlarının gerçek hikayelerini dinliyorlar.
Ferrero Grup bünyesinde genç yetenekler için düzenlenen “CapireFerrero”(Ferrero’yu Anlamak) adı verilen daha geniş kapsamlı bir oryantasyon programı da var.
Bu programlar başlangıç için güzel ama tabi ki yeterli değil. Biz de Manisa İK ekibi olarak kültür oluşturma ve bunu yaşatma konusunu gündemimize aldık. “FerreritaCompass” adını verdiğimiz bir projeye başlamak üzereyiz. Uzun soluklu bir proje olacak ve yapı taşlarımızı tüm çalışanların özümsemesi için yine çalışanlarımızla beraber bir dizi aktiviteler yapacağız.
Yine Manisa fabrikası olarak Grup’la entegrasyonumuz ve sürekli bilgi paylaşımı çok önemli. Bazı spesifik iş grupları için oluşturulan “İş Ailesi” toplantılarına çalışanlarımızın katılımını teşvik ediyoruz. OnePlants adını verdiğimiz bir projemiz var, bu proje ile de fabrikalar sürekli iletişim halinde olup iyi uygulamalarını paylaşıyorlar. Bu tarz iletişimler de kültürümüzün iyice yerleşmesine destek oluyor.
Ferrero’nun hem bir aile hem de bir global şirketi olmasının kültüre katkısı nedir?
Ferrero bugün Avrupa dışındaki büyümesiyle kendi sektöründe dünyanın en büyük şirketlerinden birisi. Bu büyük organizasyon kurulduğu günden bu yana Ferrero Ailesi tarafından yönetilmekte ve aynı ilkelere bağlı olarak aynı tutkuyla yönetilmekte. Şirketin sahip olduğu güçlü kültür, her bir bireyin tıpkı şirketin sahibiymiş gibi aynı bakış açısıyla hareket etmesini sağlıyor. Bence Ferrero’yu farklı kılan bu, hem global bir şirketi yönetme profesyonelliği hem de ilkelerinden ödün vermeyen, dev markalarıyla, mütevazı bir duruş.
Şirket kültürü yaratmakta İnsan Kaynakları departmanının rolü nedir? Diğer departmanların kültür oluşumunda rolü nedir?
Bizim örneğimizi düşünürsek, varolan bir kültürü yeni oluşan bir birime aktarma ve bunu yaşatma konusunda bir numaralı aktörün İnsan Kaynakları olduğunu düşünüyorum. Tecrübeli Ferrero çalışanları var ancak onlar ile birçok farklı kültürden gelen çalışanlar topluluğu arasındaki sinerjininoluşmasında uygun platformu yaratacak olan birim İnsan Kaynakları. İnsan Kaynakları öncelikle oluşturmak istediği kültürü çok iyi anlamalı ve özümsemeli, daha sonra bunu uygun projeler geliştirerek diğer çalışanlara aktarılmasını sağlamalı. Bu süreç doğru işe alım ile başlamalı. İşe alım aşamasında sorguladığımız yetkinliklerle kişinin kültürümüze uygunluğunu anlamaya çalışıyoruz. Geribildirim ve koçluk sürecinin de çok önemli olduğuna inanıyorum. Farkındalık yaratmak için bol bol geribildirim veriyoruz ve İK ekibi olarak yöneticilerimize de bu konuda koçluk yapıyoruz.
Bu süreçte İK dışında diğer departmanlardan rol model kişiler de İK ile birlikte değişim ajanı olarak çalışabilir. Bu kişilerin de etkin bir rol üstlenmesi ve mentorluk, koçluk yapması bu süreçte önemli bir destek olur.
Diğerleri