Söyleşiler

Ekibin motivasyonuna paralel kişisel motivasyon

Red Bull Satış Direktörü Serdar Soy ile kariyeri ve motivasyon üzerine konuştuk. Red Bull gibi hareketli bir markanın satış direktörlüğünü yapmak için hangi kariyer basamaklarından geçti, motivasyonu yüksek tutmak için neler yapıyor ve işe alım süreçleriyle ilgili düşünceleri...

Siz Red Bull'a 2008 yılında Kuzey Kıbrıs ve Türkiye'den sorumlu Satış Direktörü olarak atandınız. Bu noktaya gelmeden önceki kariyer geçmişinizi kısaca aktarabilir misiniz?

Profesyonel olarak ilk görevim Procter and Gamble'da oldu. Yaklaşık 8 yıl boyunca, satış departmanı içerisinde distribütör yönetimi, zincir mağazalar yönetimi ve pazar stratejileri ve planlama bölümlerinde çalıştım. Sonra Pepsico/Fritolay'de distribütör saha satış müdürlüğü geldi ve ardından iş geliştirme satış operasyon, eğitim ve HORECA müdürlüğü deneyimlerim oldu. Red Bull'da 2 yıldır Ticari Direktör olarak görevime devam etmekteyim

Her başarılı yöneticinin hayatında bazı dönüm noktaları vardır. Sizin hayatınızdakileri öğrenebilir miyiz?

En önemli dönüm noktaları olarak yurdışındaki tamamen kendi olanaklarım ile post-graduate eğitimim, P&G'deki iş hayatıma başlamadan önce aile şirketimizde bir işin sahibi olarak tüm sorumlulukları taşımak diyebilirim. Pazar ve trendlerini takip ederek güncelliği sağlamak, rekabet yönetimi ve ekonomik yükümlüklerin ve esasen bir ödeme taahhütünün yani verilen yüklü bir çekin ağır sorumluluğunun ne demek olduğu idrak ederek geliştiğim kişisel ticari olgunluk dönemim oldu o dönem. Tabii ki son olarak Procter and Gamble gibi bir "okulda" satış departmanının tüm bölümlerinde sağladığım tecrübe ve bilgi birikimini sayabilirim.

Bu pozisyondaki hedefleriniz neler? Stratejik kararlar verirken, göz önüne aldığınız noktalar nelerdir?

Esasen, temel pazar verileri, rekabette mutlak üstünlük ve şirketimizin büyüme planları doğrultusunda belirlediğimiz iddialı dağılım, pazar payı gibi sorumluluklarım var. Benim için gelecekteki karlılığımızın devamlılığını sağlamak gibi hedeflerimizi yakalamaktan ziyade bu hedefleri aşabildiğimiz oranda kişisel bir tatmin hissini yaşayabiliyorum.

Hedeflerin belirlenmesi ve bu hedefleri hangi oranda aşabileceğimiz gibi temel adımların sağlamlığını sağlayabilmek amacıyla oluşturduğunuz ekibin kalitesi, sahiplenme duygusunun sağlamlığı fakat öncelikle iç uyumu...

Gerek saha gerekse merkez olmak üzere kalabalık bir ekip yönetiyorsunuz. Kendi motivasyonunuzu ve ekibinizin motivasyonunu nasıl yüksek tutuyorsunuz?

Red Bull'un mutlak üstünlük sağladığı HORECA (yerinde tüketim) ve perakende kanallarının spesifik olarak içinde bulunduğu farklı yapılardaki ekiplerin uyumu ve hedeflerimizi sahiplenerek çalışabilmelerini sağlamak en temel iki önceliğimdir. Ekip bireylerinin seviyelerini ayırt etmeksizin düzenli birebir görüşmeler yaparak görüşlerin almak ve tabii ki bunları ciddi olarak değerlendirerek uygun olduğu ölçüde uygulamak sahiplenme duygusunun oluşmasında önemli rol oynadığına ve içten bir motivasyon sağladığına inanıyorum. Ayrıca her hafta Pazartesi günleri sabah saatlerinde yönetim ekibim ile bir hafta sonu ile ilgili özel sohbet ve ardından o haftanın ve ayın önceliklerini konuştuğumuz bir kahve toplantımız olur. Kişisel motivasyonum aslında içten bir şekilde tamamen ekibimin motivasyonu ile paraleldir ve sürekli kendi motivasyonumu yüksek tutmaya çalışırım.

Eleman alımlarında hangi yetkinliklere dikkat ediyorsunuz? İşe alım konusunda profesyonel bir destek alıyor musunuz?

Enerjik bir kişilik, ekip içi uyum, inisiyatif alabilmek, liderlik duygusu en temel kriterlerimdendir. Tabii ki Oxygen Danışmanlık ile oldukça yakın, içten ve yoğun bir şekilde çalışmaktayız. Çalışma hızı ve profesyonelliklerinden oldukça memnunum.

Çalıştığınız işe alım danışmanlık firmalarından neler bekliyorsunuz? Bu firmaları hangi kriterler üzerinden belirliyorsunuz?

Tabii ki öncelikle bizi içten bir şekilde anlayabilmeleri, önceliklerimizi paylaşabilmeleri ve aciliyetlerimize hassasiyet gösterebilmeleri temel değerlendirme kriterlerimizdir.

Bazen kişisel yetkinliklerin ölçümlenmesi en az mesleki yetkinlikler kadar önemli olabiliyor. Bu da şirketin, yöneticinin tarzını bilmeyi gerektiriyor. Bu konudaki fikirleriniz neler?

Ben şahsen özellikle tecrübenin derecesinden ziyade aradığımız kişisel kriterlere uygunluğa çok daha fazla önem veriyorum.

İş dışında neler yapıyorsunuz? Günün sonunda sizi neler mutlu ediyor?

Tek cümle ile özetlemem gerekirse ailem kesinlikle kişisel evrenimin merkezidir. Profesyonel hayatımı amaç değil araç olarak görürüm ve dolayısı ile iş özel hayat dengesine oldukça özen gösteririm. Akşam yastığa kafamı koyduğumda işimi yapabilmemin tatmini ve ailemin mutluluğunu hissedebilmenin verdiği huzuru ile uyuyabilmek benim için en büyük mutluluk kaynağıdır.